Arkadaslar Bu köşe Yazımda da yine başımdan geçen bir olayı anlatacagım;
Beyşehirde iken çok istedigim ancak istememme ragmen olmayan bir deger vardı bu degere ulaşmak için çok zorluyordum ne yapsamda olmuyordu. Sabah akşam bu yolda kafamda düşünceler dönüp duruyordu, şunu şöle yapsam bunu böyle yapasam su olursa hesabı ama yoktu ne oluyor neden olmuyordu bir anlam veremiyordum. Bir zamandan sonrada insan oglunun meziyeti kendini yiyip bitirmeye başlıyor. Kenidimizi meffetmeye başlamıştım.
Artık zaman mekan fikri kalmamıştı tek derdim erek'ime ulaşmaktı ama Erek ne kadar uzaksada arzu okadar artıyordu. Derdimizi beyan ettik şimdi esas mevzu bahisimize geleyim;
İşte böyle bir halde iken bir gün takvim yapragında bir hadis okumuştum mevzumuzun konusuda budur.
'' Biriniz, Üç defa (Kapıyı çalarak veya söz ile) izin isteyip de, izin verilmedigi zaman, geri dönsün! "
Bu hadis bende şu yorumu bıraktıkı kendime geldim. O işte, O emel'de, O erek'de İsteyen için hayır olmadıgının dalaletidir.
Arkadaşlar insan oglu olarak bir iş için ugraşmalıyız elimizden geldigi kadar ama sonuç olarak elimizden geldigi kadarıyla kendimize ve çevremize zarar vermeden.
Bir işi tek gayesi yaşama amacı benlik davası olarak gören ve bu yanlışı körü körü devam eden kişi kendinin felaketini hazırlıyor demektir artık o amacada ulaşamayacagıda kesindir çünkü artık o amaç olmakdan çıkmıştır kendisi için eziyet olmuş dert olmuş yara olmuştur.
Ölçü hassastır Evrende o ölüçüyü kuran allahdır. İşte benim durum insan Dengesinin bir ölçüsüzlügüdür.
Yazıma son verirken herkes bir şeyler istesin ama makul ölçüde istesin.
Yorumlarınızı bekliyorum arkadasalr başından bu şekilde bir olayda geçende varsa yazsın.
Yakup ÇETİN
Beyşehirde iken çok istedigim ancak istememme ragmen olmayan bir deger vardı bu degere ulaşmak için çok zorluyordum ne yapsamda olmuyordu. Sabah akşam bu yolda kafamda düşünceler dönüp duruyordu, şunu şöle yapsam bunu böyle yapasam su olursa hesabı ama yoktu ne oluyor neden olmuyordu bir anlam veremiyordum. Bir zamandan sonrada insan oglunun meziyeti kendini yiyip bitirmeye başlıyor. Kenidimizi meffetmeye başlamıştım.
Artık zaman mekan fikri kalmamıştı tek derdim erek'ime ulaşmaktı ama Erek ne kadar uzaksada arzu okadar artıyordu. Derdimizi beyan ettik şimdi esas mevzu bahisimize geleyim;
İşte böyle bir halde iken bir gün takvim yapragında bir hadis okumuştum mevzumuzun konusuda budur.
'' Biriniz, Üç defa (Kapıyı çalarak veya söz ile) izin isteyip de, izin verilmedigi zaman, geri dönsün! "
Bu hadis bende şu yorumu bıraktıkı kendime geldim. O işte, O emel'de, O erek'de İsteyen için hayır olmadıgının dalaletidir.
Arkadaşlar insan oglu olarak bir iş için ugraşmalıyız elimizden geldigi kadar ama sonuç olarak elimizden geldigi kadarıyla kendimize ve çevremize zarar vermeden.
Bir işi tek gayesi yaşama amacı benlik davası olarak gören ve bu yanlışı körü körü devam eden kişi kendinin felaketini hazırlıyor demektir artık o amacada ulaşamayacagıda kesindir çünkü artık o amaç olmakdan çıkmıştır kendisi için eziyet olmuş dert olmuş yara olmuştur.
Ölçü hassastır Evrende o ölüçüyü kuran allahdır. İşte benim durum insan Dengesinin bir ölçüsüzlügüdür.
Yazıma son verirken herkes bir şeyler istesin ama makul ölçüde istesin.
Yorumlarınızı bekliyorum arkadasalr başından bu şekilde bir olayda geçende varsa yazsın.
Yakup ÇETİN
Yıl 2006 Yıl oldu 2010 en güzeli olmuş diyorum şimdi hayat akışı içerisinde.
YanıtlaSilHerşeyin hayırlısı abi bazen huzur düşünülen yerde ulaşamadığın erektedir zannedersin bu duyguyla ama bilmelisin ki huzur hayırlısındadır.
YanıtlaSil